5 Nisan 2014 Cumartesi

Uzun bir aradan sonra . . .

Yine arayı çok açtım ya :( Bu sefer abarttım hatta neredeyse 2,5 ay olmuş yazmayalı. Sevgican senin de dediğin gibi Ela ileride bana kızacak, nerede aradaki bu kayıp aylar diyecek.
Bir türlü istediğim sıklıkta güncelleyemiyorum.
Neyse ama ara ara da olsa anıları buraya kaydetmek benim gibi balık hafızalı birisi için çok faydalı. Yoksa kızıma anlatacağım anılar eksile eksile yıllar içinde çok azalacak.
Azimliyim bundan sonra kısa da olsa daha sık bir şeyler yazacağım.

Ela kuzusu tamı tamına 7 aylık oldu ;)
Benim 30 olduğum gün kızım 6 aylık olmuştu. Bugünse kendisi 7. ayına bastı.

Bu dönemleri o kadar tatlıki.

6. ayda baya baya oturmaya başlamıştı fındık. Hafif destekle oturuyor önüne de oyuncakları koyduğumuzda tatlı tatlı oynuyordu. Şimdiyse bildiğin poposunun üstünde bir ileri bir geri yaparak ilerlemeye çalışıyor, kimi zaman da cidden başarılı oluyor ve birkaç adım ilerliyor. Oturduğu yerde poposunun üstünde yaylanmaya bayılıyor zaten. Yüzünde hınzır bir gülüşle yaylanıp duruyor.

Ayaklar ağıza ulaşalı epeyce oluyor. Pek seviyor ayaklarını tutmayı, arada bir de tadına bakmayı. Bayılıyorum o yumuk yumuk ellere ayaklara. Bolca öpüyorum kokluyorum anılarıma kaydetmeye çalışıyorum minik ellerini ayaklarını.
Kahkahası da pek şirin ve bol bugünlerde.
Ne zaman neye güleceği hiç belli olmuyor. Bir lafa, söyleme şekline ya da harekete tatlı mı tatlı bir kahkaha patlatıyor. Onun o gülüşüyle bir anda benim de keyfim yerine geliyor, karşılıklı gülüşüyoruz kızımla.

Birlikte zaman geçirebildiğimiz günlerdeyiz artık.
Eskiden sanki daha çok ihtiyaçlarını karşılamaya yönelikti her şey.
Şimdiyse bildiğin karşılıklı bakışıyoruz, konuşuyoruz, kikirdiyoruz, gülüyoruz, etrafı inceliyoruz, boğuşuyoruz, sarılıyoruz, öpüşüyoruz, oyunlar oynuyoruz.
Artık resmen ailemizin bir bireyi olduğunu çok daha derinden hissediyoruz.
Hayatımızda yeri o kadar büyük, değerli ve doldurulamazki.

Yeni evimize de taşındık bu arada.
Mekan değişikliği pek iyi geldi.
Burada dışarı çıkmamız çok daha rahat oluyor. Etraftaki parklara gidiyoruz, yürüyüş yapıyoruz.
Geçen gün ilk defa kaydırağa ve salıncağa bindirdim fındığı. Daha henüz tam keyfine varmıyor tabi ama yakındır parktan çıkmak istemeyeceği zamanlar.

Bu aralar akşamları film seyretmek en büyük keyiflerimizden.
Elayı yatırdıktan sonra Savaşla kuruluyoruz koltuğa, birkaç da abur cuburla (genelde çekirdek oluyor bu!) film izlemeye dalıyoruz.
Çocuklu hayatta kendinle başbaşa kalabileceğin zamanlar yaratmak çok daha önemli oluyor. Sadece anne/ebeveyn olmadığını hatırlamak gerekiyor bazen.
Farklı şeylerle uğraştığında tekrar daha büyük bir hevesle dönüyorsun çocuğuna bence.
Saatler, günlerce sadece onu düşündüğünde ister istemez bunalıyorsun.
O yüzden her şeyde olduğu gibi bunda da bir denegeyi bulmaya çalışmak gerekiyor.

Şimdilik bu kadar. Fena değil ha :)
Ela kuzusu uyurken birkaç da ev işi yapayım bari. Yarın sabah kahvaltısına misafirlerimiz var. Evi biraz toparlayayım.
Biraz da fotoğraf yükledim mi açığı az da olsa kapatmış sayılırım :)
Hadi sağlıcakla kalın!
İyi haftasonları olsun herkese!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder