Akşamları yemekleri balkonda yiyoruz, cumartesi-pazar kahvaltılarını yine balkonda yapıyoruz.
Açık havada oturmak insana iyi geliyor bence. Bir iki kuş cıvıltısı duymak bile yetiyor.
Hele havalar ısınmışken ve bütün gün dört duvar arasında geçiyorken insan kendini dışarılara atmak istiyor.
Karşımızda başlayan inşaat başta bende bir hayal kırıklığı yaratsa da atlatmam uzun sürmedi.
Ya sev ya terk et mantığıyla olaya yaklaşınca benim için bu aşamada en uygun seçeneğin "sevmek" olduğuna karar verdim :)
İyi de karar vermişim diyorum çünkü şu an gerçekten kafam rahat.
Hayatın getireceklerine açığız ama ekstra bir çaba sarf etmek gibi bir niyetimiz en azından kısa vadede yani doğuma kadar yok.
Zaten bebeğimizin benim için anlamı olan bu evde ilk aylarını geçirmesi bence güzel ve manidar olacak :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder